Gürer: “Tarımın yükünü kadınlar taşıyor”
CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, 15 Ekim Dünya Çiftçi Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kadınların tarımsal üretimdeki belirleyici rolüne, buna karşın karşılaştıkları güvencesizlik ve yoksulluk koşullarına dikkat çekti. Dünya Kadın Çiftçiler Gününü kutlayan Gürer “Kadın çiftçi de kadın tarım işçisi de sorunlu bir dönem yaşıyor. Kadın, tarımın yükünü taşıyan en büyük güçtür ancak emeğinin karşılığını alamamaktadır” dedi.
TARIMIN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ KADININ RÖLÜ ÖNEMLİ
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer açıklamasında, 1995 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 15 Ekim’in Dünya Çiftçi Kadınlar Günü olarak ilan edildiğini, Türkiye’de ise bu günün 1997 yılından itibaren kutlanmaya başladığını anımsattı.
“Tarımın sürdürülebilirliği ve tarımda sorunların aşılması bugün dünden daha önemli bir konuma ermiştir. Özellikle kırsalda yaşamın devamı kadar kentten kırsala göçeninde geri dönüşe dönüştürecek olan kadının vereceği karardır” dedi.
Kadının sadece “anne, eş, bakıcı, ev kadını” değil; aynı zamanda tarımsal istihdamın belkemiği olduğunu belirten Gürer, kadınların tarım istihdamındaki varlığının hâlen önemini koruduğunu söyledi.
KADIN EMEĞİ GÖRÜNMEZ, GÜVENCESİZ VE KAYITDIŞIDIR
CHP’li Gürer, kadınların yüzde seksene varan oranda güvencesiz aile işçisi olarak tarıma güç kattığını, tarım istihdamında kadınların oranının yüzde 50’ye yaklaştığını belirterek, “Tarlada tarım işçileri sayısı erkek işçileri aşmıştır. Ekimde, dikimde, hasatta, tarlada, bağda, bahçede, hayvan bakımından sağımına, ağılda, ahırda, ambalajlamadan depolamaya, son tüketiciye ulaşan sürecin her aşamasında kadın emeği vardır,” diye konuştu.
Gürer, tüm bu emeğe rağmen kadınların hâlâ güvenceden yoksun olduğunu vurguladı:
“Kadın çalışır ancak güvencede ve gelirde kadının adı yoktur. Tarım işçileri kayıt dışıdır. Anne olanın çocuğu da tarladadır; eğitimden uzaktır. Tarım işçileri olumsuz koşullarda yaşar, çalışır, zor koşullarda marabanın sağladığı yevmiye ile aile bütçesine katkıda bulunur.”
KADIN YOKSULLUĞUN EN AĞIR YÜKÜNÜ TAŞIYOR
Ekonomik krizin etkisiyle derinleşen aile yoksulluğunun en ağır sonuçlarını yine kadınların yaşadığını belirten Ömer Fethi Gürer, şu ifadeleri kullandı:
“Ekonomik krizle oluşan aile yoksulluğunda tarım işçisi olan da kadındır. Sağlıkta, eğitimde, kadın yoksulluğun etkisi kadar yalnızdır.”
Gürer, tarımda kalıcı bir iyileşme sağlamak için kadınların ve gençlerin tarımda güvenceli, gelirli ve cazip koşullarla sürece katılmasının zorunlu olduğunu belirterek, “Tarımı geliştirmek için gençleri ve kadınları bu alanda güvenceli, gelirli, cazip kılacak olanakları sunmak gerekir,” dedi.
.jpeg)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder