İtfaiye Teşkilatı 302 Yaşında

Niğde Belediyesi, İtfaiye Teşkilatının kuruluşunun 302. yıldönümünü farklı bir etkinlikle kutladı. 

İtfaiye Müdürlüğü’nün son model araçları, siren çalarak şehir turu attı. İtfaiye Teşkilatı’nın kuruluş yıldönümünü kutlayan Belediye Başkanı Faruk Akdoğan, “Niğde Belediyesi olarak itfaiyecilik adına son 8 yılda çok önemli gelişmeler sağladık” dedi.

İtfaiye Teşkilatı’nın 302. Kuruluş yıldönümü ve İtfaiyecilik Haftası, yurt genelinde olduğu gibi Niğde’de de çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Filosuna kazandırdığı son model araçlar ve personele yönelik mesleki eğitimleri ile dikkat çeken Niğde Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü ise teşkilatın kuruluş yıldönümünde renkli görüntülere sahne olan bir etkinlik düzenledi.  Son model itfaiye araçları, vatandaşların alkışları eşliğinde siren çalarak şehir turu attı.

Niğde Belediye Başkanı Faruk Akdoğan, İtfaiyecilik Haftası ve İtfaiye Teşkilatı’nın kuruluşunun 302. Yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, itfaiye teşkilatının günün 24 saati hizmet veren bir kuruluş olduğuna dikkat çekti. Niğde Belediyesi olarak son 8 yıl içinde itfaiyecilik adına çok önemli gelişmeler sağladıklarını vurgulayan Belediye Başkanı Faruk Akdoğan, bundan 8 yıl önce itfaiye müdürlüğüne ait bir bina bile olmadığını anımsattı. Bugün gelinen noktada çoğu büyükşehirlerde bile olmayan modern bir itfaiye binasına sahip olduklarını anlatan Başkan Akdoğan, Organize Sanayi Bölgesi’nde de bir itfaiye istasyonu açtıklarını hatırlattı.

Niğde Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’ne son yıllarda modern itfaiye araçları kazandırdıklarını açıklayan Başkan Akdoğan, geçtiğimiz günlerde aldıkları 32 metre merdivenli itfaiye aracının hizmete girdiğini belirterek, “Bugün yeni bir aracımızı daha filomuza kazandırıyoruz. Bu aracımız 2.5 milyon TL değerinde, Türkiye’de sadece birkaç büyükşehir belediyesinde olan 55 metre merdivenli itfaiye aracıdır” dedi.

Okul Çağı Çocuklarında Beslenme

Niğde Halk Sağlığı Müdür V. Ertan DEĞİRMENCİOĞLU Konu ile ilgili açıklama yaptı;

Beslenmen insanın yaşına, cinsiyetine ve özel durumlarına göre ihtiyacı olan besin öğelerini vücuduna almasıdır. Sağlığın korunmasında ve iyileştirilmesinde beslenme çok önemli bir rol oynamaktadır. İnsanların beslenme alışkanlıkları çocukluk çağında başlar ve yerleşen bu alışkanlıklar yaşam boyu sürmektedir.

Okul çağı çocuklarının enerji ve besin ögeleri alımındaki yetersizlik, büyüme-gelişmelerini ve okul başarılarını olumsuz yönde etkilemektedir. Dengesiz beslenme ve yetersiz fiziksel aktivite de bunlara eklendiğinde obezite, kalp damar hastalıkları, kanser ve diyabet gibi birçok kronik hastalığa zemin hazırlamaktadır. Bu çağ çocuklarında görülen başlıca beslenme sorunları zayıflık veya şişmanlık, anemi, vitamin yetersizlikleri, iyot yetersizlikleri ve diş çürükleridir. Ayrıca yapılan çalışmalarda, yetersiz ve dengesiz beslenen öğrencilerin dikkat sürelerinin kısaldığı, algılamalarının azaldığı, öğrenmede güçlük ve davranış bozuklukları çektikleri, okulda devamsızlık sürelerinin uzadığı ve okul başarılarının düşük olduğu ortaya konmuştur.

    Çocukların sağlıklı beslenebilmesi için dört besin grubunda bulunan besinlerden yeterli miktarlarda ve dengeli şekilde tüketmeleri gerekmektedir. Süt grubunda yer alan süt ve yoğurt, et grubunda yer alan et, tavuk, yumurta, kuru baklagiller, sebze ve meyve grubu ve tahıl grubuna giren ekmek, bulgur, makarna, pirinç gibi besinlerin her öğünde yeterli miktarlarda tüketilmesine dikkat edilmelidir.

    Günün en önemli öğünü sabah kahvaltısıdır. Bütün gece süren açlıktan sonra vücudumuz enerjiye gereksinim duymaktadır. Güne yeterli ve dengeli yapılan bir kahvaltı ile başlamak öğrencilerin okul başarısının artmasında son derece önemlidir. Kahvaltı yapmayan çocuk uzun süre aç kaldığı için kendini güçsüz hisseder, dikkat, çalışma ve öğrenme yeteneği azalır, okul başarısı düşer. Bu nedenle her sabah düzenli olarak kahvaltı yapma alışkanlığı kazanmalarına özen gösterilmelidir.

    Sağlıklı yaşam tarzının benimsenmesinde, yeterli dengeli beslenme ile fiziksel aktivite bir bütün olarak düşünülmeli; çocukların uzun süreli televizyon seyretmesi, bilgisayar, tablet kullanması önlenmeli, çocuklar fiziksel aktivitelerini arttırıcı faaliyetlere teşvik edilmeli, el yıkama ve diş fırçalama alışkanlığının kazandırılmalıdır.

    Sağlıklı günler dilerim.

ECEMİŞ AİLESİNİN ACI GÜNÜ

           Niğde Ticaret ve Sanayi Odası Onursal Başkanı Serdar Ecemiş’in anneannesi Sebahat Ecemiş ( 89)vefat etti.

 Niğde Ticaret ve Sanayi Odası Onursal Başkanı Serdar Ecemiş’in anneannesi Sebahat Ecemiş’in cenazesi Niğdenin Çamardı İlçesinde toprağa verildi.

 Çamardı İlçesi eşrafından olan merhume Sebahat Ecemiş’in cenaze namazı dün ikindi namazına müteakip İlçe Merkezindeki Merkez Camii de çok kalabalık cemaatin katılımı ile kılındı. 

GENÇLERİN SORUNLARI İNCELENMELİ

CHP NİĞDE MİLLETVEKİLİ ÖMER FETHİ GÜRER “GENÇLERİN SANAT, KÜLTÜR VE SOSYAL ETKİNLİKLERDE DAHA ÇOK YER ALMASI SAĞLANMALIDIR”

CHP Niğde Milletvekili ve KİT Komisyon Üyesi Ömer  Fethi  Gürer  gençlerin sorunlarının incelenmesi için Meclis araştırması istedi.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer:“Üniversitede öğrenci gençlerin  önemli bir kesiminin  yaşadıkları yerde ve okullarda  sanat ve kültür etkinliklerinde yer almadıkları, genel anlamda sosyal faaliyetlere yönelmedikleri gözlenmektedir. Gençler  “mahalle” ve çevre baskısı olmak üzere çeşitli nedenler ifade etmektedirler. Gençlerin sosyal yaşamdan giderek uzaklaşmalarının, bulundukları şehir ve üniversitelerde sanat, kültür  ve sosyal etkinliklerde daha sınırlı yer almalarının nedenleri, gençlerin yaşama bakışta, durumlarında meydana gelen değişimlerin incelenmesi, araştırılması neden ve sonuçlarının değerlendirilebilmesi  gereklidir”dedi.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer,  “ Gençlerin yaşama hazırlanmasında  yenilikçi, üretken ve erdemli bireyler olmalarının sadece derslere  girip çıkmaları ile  olamayacağı bir gerçektir.”dedi ve şöyle konuştu:“Spor faaliyetleri,öğrenci kulüpleri, tartışma platformları, gönüllü yardım  faaliyetleri gibi etkinliklerin gençlerin kendilerini daha iyi tanımalarında önemli olacağı mutlaktır.Ancak bu çalışmalara  tüm üniversitelerde aynı düzeyde bir katılım ve ilgi sağlanamadığı gibi farklı üniversitelerde  bu anlamda  sınırlı sayılabilecek çalışmalar vardır.

Sosyal ve kültürel etkinlikler, gençlerin yeni beceri  kazanmalarına ve derslerde  edindikleri  bilgilerin  yaşamda  uygulamalarına yardımcı olur. Sosyal  etkinliklere katılan  öğrenciler arasında  disiplin, sorumluluk duygusu, kendine güven ve arkadaşlık duyguları daha yaygınlaşmaktadır. Sosyal etkinliklerde yer alan öğrencilerin takım çalışması, analitik düşünme ve sorun çözme gibi becerilerinin daha hızlı geliştiği de incelemelerle saptanmıştır.

“Sesini kes”, “sınıfını geç”, ”cebini düşün” anlayışına yönelik öğrencilerin yetişmesinin mevcut hükümetin yaklaşımı olduğunu söylemek çok yanlış olmaz. Hükümetin bu bağlamda gençlerin sosyal ve kültürel etkinliklere katılmalarını teşvik edici olması gerekir. Bu anlamda dahi yapılanların tek başına araştırılması gerekecek bir konu olduğu gerçektir.

 Üniversitelerin bilim, kültür ve üretim merkezleri olması, öğrencilerin sosyal anlamda her olanağa da sahip olması ile olasıdır. Bu nedenle tüm üniversitelerin bu yönlüde ele alınarak değerlendirilmesi gençlerin sahip oldukları olanakların görülmesi adına da önemlidir. Çağımızda  kültürel, toplumsal, ekonomik değişimin öncüsü sayılan üniversitelerde  toplumun geleceğini şekillendirecek öğrencilerin eğitimleri yanında yaşadıkları ortam ve sosyal olanaklarla donanımlı olmaları önemlidir. Bulunduğu kente okuduğu okula yabancılaşan ve yalnız dersleriyle-ki ezberci bir yaklaşıma yönelerek-  başarıyı arayan  öğrencinin okul sonrası sorun yaşaması da kaçınılmazdır.

Üniversiteler ve  öğrenci sorunlarının araştırılması için oluşacak komisyon ile üniversitelerde genel durumun irdelenmesi, kültürel ve toplumsal durumun ele alınması, üniversitelerin bütçelerinde kültürel etkinlikler ve uygulamaları ile ayrılan payın değerlendirilmesi için meclis araştırması açılmasını talep ediyorum” dedi.

NİĞDE ŞEHİDİNE YÜRÜYOR ETKİNLİĞİ DÜZENLENDİ

15 Temmuz Şehitlerini Anma etkinlikleri kapsamında Niğde ve Bor ilçesinden Ortaokul ve Lise öğrencilerinden oluşan 2500 öğrenci ve 140 personel ile "Niğde Şehidine Yürüyor" programı düzenlendi. 
Programa İl Milli Eğitim Müdürü Halil İbrahim YAŞAR, Şehidin babası Hasan Hüseyin HALİSDEMİR, Bor İlçe Milli Eğitim Müdürü Celalettin ÖZÜDOĞRU ile okul idarecileri ve Çukurkuyu Beldesi halkı katıldı.
 Program öncesinde Niğde Anadolu İmam Hatip Lisesi ve Bor Ş. Ömer Halisdemir Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri,  Şehitlerimiz için Kur´an-ı Kerim hatimleri yaptılar. Program, Niğde ve Bor´dan öğrenci servis araçlarından oluşan konvoyun Çukurkuyu´da bulunan Şehit Ömer Halisdemir Parkına ulaşmasıyla başladı.
 Protokol mensupları ve öğrenciler ellerinde Bayrağımız ve dövizleri ile kortej eşliğinde şehitliğe yürüdüler. Şehitliğe varılmasının ardından Saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu. 15 Temmuz Şehitleri Spor Lisesi öğrencilerinin yaptığı Bayrak Koşusunun tamamlanmasıyla Şehidin babası Hasan Hüseyin HALİSDEMİR´e Bayrak Teslim töreni düzenlendi. İl Milli Eğitim Müdürü Halil İbrahim YAŞAR günün anlam ve önemini belirten konuşma yaptı.
15 Temmuz Şehitleri Spor Lisesi öğrencisi Ayşe ÜNSAL Şehit Ömer HALİSDEMİR´e yazılan "30 Kuş" adlı şiiri okudu. Yasin-i Şerif ve Aşr-ı Şerifler okunarak hatim duası yapılmasıyla program son buldu.

Niğde Belediyesi'nden Girişimcilik Eğitimi

Niğde Belediyesi , KOSGEB VE AHİKA işbirliğinde girişimcilik eğitimi düzenleniyor.

Niğde Belediyesi ,KOSGEB ve Ahiler  Kalkınma Ajansı  işbirliğinde 30 kişiye uygulamalı  girişimcilik eğitimi  verecek. Eğitimi başarıyla tamamlayanlar KOSGEB yeni girişimci desteğine başvurma fırsatı yakalayacak.

Girişimcilik eğitiminin 1-7 Kasım 2016 tarihleri arasında Niğde Belediyesi Eğitim Salonunda gerçekleştirileceğini ifade eden Niğde Belediye Başkanı Akdoğan, ''İlgilenen girişimci adayların başvurularını Niğde Belediyesi Özel Kalem Müdürlüğü'ne 25 Ekim 2016 Salı gününe kadar şahsen yapabilecekler''  diye  konuştu.

KONTENJAN 30 KİŞİ İLE SINIRLI

Girişimcilik eğitim kontenjanının 30 kişi ile sınırlı olduğunu belirten Niğde Belediye Başkanı Akdoğan , istekliler arasında yapılacak mülakattan sonra eğitime katılmaya hak kazananların , Niğde Belediyesi internet sitesinden ilan edileceğini vurguladı.

BAŞVURULAR 25 EKİM 'DE SON

Akdoğan, ''Girişimcilik eğitimi için başvurular 25 Ekim 2016 Salı gününe kadar yapılabilecek. Mülakat tarihi ve saati ise başvuru yapan isteklilere telefonla bildirilecek'' dedi.

EĞİTİMDE NELER VAR

 Başkan Akdoğan ;"Niğde Belediyesi ,KOSGEB ve Ahiler Kalkınma Ajansı İşbirliğinde düzenlenecek Girişimcilik Eğitimi, Kasım ayı içerisinde başlayacak girişimcilik kursu 32 saatlik eğitimden oluşmaktadır. Eğitim sonunda başarılı olanlara Başarı Sertifikası verilecek.Eğitim içeriğinde KOSGEB destekleri , yeni iş kuranlara dönük desteğin mevzuatı , başvuru aşamaları ,iş planın hazırlanması , pazar araştırmasının yapılması , yönetim planı oluşturulması ve yatırım fizibilitelerinin yapılması konuları işlenecek " ifadelerini kullandı.

BAŞARILI OLANLARA SERTİFİKA VERİLECEK

Toplam 32 saatlik eğitimin sonunda başarılı olanlara Sertifika verilecek. Sertifika alan katılımcılar , yeni bir iş kurmaları halinde KOSGEB 'in Girişimcilik Destek Programı kapsamında 50 bin liraya kadar olan hibe , 100 bin liraya kadar olan faizsiz kredi desteklerinden faydalanmak için başvurabilecek.

29 Eylül Kalp Günü

  Niğde Halk Sağlığı Müdürü  Dr. Ertan  DEĞİRMENCİOĞLU   açıklama yaptı:                                                                         

                                                                                                          

    Kalp ve damar hastalıkları ve özellikle kalp krizi ülkemizde görülen ölümlerin en sık nedenlerindendir. Türkiye’de her 10 ölümden 4’ü kalp krizi nedeniyle oluşmaktadır.

    Kalp krizine bağlı toplam ölümlerin yarısı belirtilerin başladığı ilk 3-4 saat içinde ve çoğunlukla hastaneye ulaşmadan önce gerçekleşmektedir. Kalp krizi sırasında kalbe gelen kan akımı bozulmaktadır. Kalbe gelen kan akımının eski düzeyine gelmesi ne kadar gecikirse kalpte oluşan hasar o kadar artmakta, kişi hayatını kaybedebilmekte veya ileri ki yaşamında yaşam kalitesini bozan sorunlarla karşılaşmaktadır.

    Kalp krizi geçiren bir kişi için tedaviye başlanıncaya dek geçen süre en önemli faktörlerden birisidir. Bu nedenle kalp rahatsızlıklarında ilk iki saatte doğru tedaviye erişmek hayati önem taşımaktadır.

    Halkımızın farkındalığını artırmak amacıyla iki temel hedefimiz bulunmaktadır:

    1. Toplumun kalp krizi belirtileri konusunda bilinçlenmesini sağlanması:

    Kalp krizi belirtileri göğüs, kol, boyun veya çene ağrısı, nefes darlığı, endişe ya da terleme, bulantı, kusma, nabız düzensizliğidir. Kalp krizi belirtileri ortaya çıkar çıkmaz acil tıbbi yardım çağrılmaması kalp krizi tedavisinin önündeki en büyük engellerden birisidir. Çünkü kalp krizi söz konusu olduğunda her saniye önemlidir.

    2. Acil durumlarda 112’ yi arayarak hastaneye ambulans ile gitmelerinin ve uygun tedaviye erişiminin sağlanması:

    Halkımızın kalp krizine hızla müdahale edebilmesi için derhal 112 Acil Servisi aramanın ne kadar önemli olduğunu anlaması gereklidir. Kalp krizinin farklı tiplerinin bulunduğu ve bunların tedavilerinin değişebileceği dikkate alınarak “112 Acil Servisi zaman yitirmeden aranması; kalp krizinin doğru şekilde tedavi edilmesini ve hastaların uygun tedavi merkezlerine sevkini sağlayacaktır.

    Hastaneye ulaşan hastaların rahatsızlıklarının kalp krizi olması durumunda ambulansın ilgili hastayı doğrudan anjiyo yapılan merkezlere ulaştırılmalarını sağlanması hedeflenmektedir.

    Kalp krizi geçiren hastalarda ölüm oranını ve kalp yetersizliğini azaltmak, yaşam kalitesini artırmak amacıyla, hastanın uygun tedavi erişimini artırmak ve işlemin en iyi standartlarda yapılmasını teşvik etmek için desteklerinizi ve çalışmalarımızda başarıda yanımızda yer almanızı bekliyoruz.

NİĞDE MİLLETVEKİLİ  GÜRER 

DEVLETE AİT KURUMLARDA  YAZILIM PROJELERİ İÇİN İNCELEME İSTEDİ

                CHP Niğde Milletvekili ve KİT Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, kamu kurum ve kuruluşlarında birden çok kere yazılım programlarının  hazırlanması, değişmesi, uygulanması ile oluşan zararların  ve nedenlerin araştırılması için Meclis araştırması istedi.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer  şöyle dedi: “ Yazılım projeleri  devlete ait  kurum ve kuruluşlarda  son  yirmi yılda olabildiğince yaygınlaşmıştır. Yazılım projelerinin başarısı, işleyişteki akıcılığı, uygulamada ortaya çıkan olumsuzluklar ve doğru ile yanlışın paylaşımında oluşmuş ortak bir yaklaşım olmadığından tekrarlanarak devam eden süreçlerin önemli kamu kaynak israfına, zaman ve iş gücü kaybına neden olduğu da bir gerçektir. Bu bağlamda Devlete bağlı kurum kuruluşlarda yazılım  projelerinin erdiği nokta, oluşan sorunlar, değişen yazılımlar ve bu bağlamda oluşan maddi kayıpları da içerecek bir araştırma geleceğe de ışık tutacaktır”.

                Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer  meclis araştırmasının gerekçesinde de şu konulara değindi: “Yazılım  ülkemizde yakın tarihin en çok tartışılan, uygulamada başarı yanında başarısızlıklarla da harcanan büyük mesailer sonrası hayal kırıklıkları yaratan bir süreçtir. Bir süre kullanılıp vazgeçilen ,bütçe olanaklarını etkileyen olumsuz yansıma kadar insan  verimliliğini de direkt etkileyen yazılım projeleri yaşanan sorunlarına rağmen de halen  çözüm aranan bir boyuttadır. Kullanım dışı kalmış onlarca proje ve uygulamada sorun yaşanan onca örnek de mevcuttur. Yazılım sorunlarının aşılmasında iyi eğitimli uzman  ekip kadar  işe meyilli personelin de önemi büyüktür. Projelerde test  süreçleri  önemlidir. Keza  performans, güvenlik, etkileşim, esneklik gibi yazılım süreçleri yönetimi de çok önemlidir. Yazılım projelerinin başarısı, işleyişteki akıcılığı önemli ölçüde etkilemektedir.

                Uluslararası bir araştırmaya göre dünyada yazılım projelerinde  dahi , %49’unun  bütçesi ve süresinin katlanarak tamamlanabildiği, ülkemizde ise yazılım projelerinin başarı oranının ise  düşük olduğu bilinmektedir.

                Uzmanlar yazılım projelerindeki başarısızlığın; kapsam, süre, bütçe ve ekip olarak iyi bir projelendirme yapılamaması, proje yönetiminin yetersizliği, doğru yerde doğru ürünün kullanılmaması, tedarikçinin yanlış seçimi, proje teknik liderinin yetersizliği, metodoloji eksikliği, üst yönetimin sahiplenmemesi, kuruluştaki yöneticilerin destek vermemesi, çalışanların yeni şeylere karşı gösterdiği direnç, çalışanların geleneksel yapıyı koruma isteği, çalışanlar için yaratılan yeni iş yükü, yaratacağı verimlilik ve izlenebilirlikten çekinme, kurum içi organizasyonun yetersizliği, kayıt dışı çalışmadan kaynaklandığı belirtilmektedirler. Teknolojik gelişim hızına etik değerlerin de aynı oranda ayak uyduramaması bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Yazılım geliştirmede hızlı teknolojik gelişim yaşanmaktadır. Yazılım üretimi, seçimi, kurulum ve uygulama süreçlerinde sorunların çözümü için bilgi paylaşımı önemlidir.

                Ülkemizde  kurum ve kuruluşların kadrolarının oluşumunda doğal olarak o dönemin koşullarına göre personel istihdamı söz konusu olmuştur. O nedenle, yapılan işe göre ücret ve kadro olmaması yetişmiş eleman sorununu da beraberinde getirmektedir. Bilgisayar ve Endüstri Mühendisliği kadroları, bu bağlamda  tüm kurumlarda görev tanımı ile  ücret koşullandırılması da  dikkate alınarak oluşturulması gereken kadrolardır. Verimlilik, ürün geliştirme, stok, lojistik, yönetim, bakım-onarım, servis ve üretim sürecinin entegre planlanması ile teknoloji, inovasyon, bilişim, yazılım alanlarının bir hayli iç içe geçmiş durumda olması bu mühendislik kadrolarını daha da önemli kılmaktadır.

                Devlet kurumlarında  yazılım projeleri, karşılaşılan sorunlar,vazgeçilen çalışmalar, kurumsal yapıların bu bağlamdaki konumu,çözüme yönelik atılması gerekli adımlar ve  ülke kamu kaynaklarından bu güne kadar boşa gitmiş yatırımların araştırılması, incelenmesi, yasal düzenlemelere de yol açacak bir sonucun açığa çıkarılması adına  Meclis araştırması önem arz etmektedir”.

UMKE DEMİRKAZIK  BÖLGE TATBİKATI TAMAMLANDI

 Niğde İl sağlık Müdürü Dr. Yılmaz Yücel, Çamardı Demirkazık Dağı’nda 3 ilin katılımıyla tatbikat gerçekleştirildiğini söyledi.

“İlimizin coğrafi yapısı ve dağcılık turizmine elverişli olması nedeni ile zaman zaman dağcı kazaları, suda boğulmalar, sel felaketleri ve toplu trafik kazaları vb. olaylar meydana gelmektedir. Bu kapsamada; 2016 yılı UMKE faaliyet planları doğrultusunda İlimiz Çamardı İlçesi Emli Vadisi Mevki’inde 23-25 Eylül tarihinde kamp düzenlenmiştir.

Kamp’a İlimizden 20’UMKE personeli, Nevşehir İlinden 4 UMKE Kayseri ilinden 7 UMKE personeli toplamda 31 UMKE personeli ile Niğde Sağlık Müdürlüğü yönetiminde 23 Eylül 2016 tarihinde eğitim ve tatbikatlarla kampımız başlamıştır. Bu kapsamada; 2016 yılı UMKE faaliyet planları doğrultusunda İlimiz Çamardı İlçesi Emli Vadisi Mevki’inde 23-25 Eylül tarihinde kamp düzenlenmiştir.

 Kamp’a İlimizden 20 UMKE personeli, Nevşehir İlinden 4 UMKE Kayseri ilinden 7 UMKE personeli toplamda 31 UMKE personeli ile Niğde Sağlık Müdürlüğü yönetiminde 23 Eylül 2016 tarihinde eğitim ve tatbikatlarla kampımız başlamıştır. Kamp süresince; -Kamp brifingi, şok tatbikatı ve tatbikat değerlendirilmesi, temel kampçılık ve çadır kurulumu eğitimi, zor şartlarda hayatı idame ettirme eğitimi, kondisyon yürüyüşü ve değerlendirilmesi, ip sürüş teknikleri eğitimi, arazide hasta taşıma teknikleri eğitimi, UMKE medikal çanta eğitimi, temel Yaşam Desteği eğitimi, deprem konulu eğitimler, arazide yön bulma eğitimi, gece tatbikatı ve intikal eğitimi, arazide yaralı kurtarma tatbikatı ve Olay yeri yönetimi eğitimi konulu eğitimler ve tatbikatlar yapıldı.

 Bundan önce olduğu gibi bundan sonrada, bilgi, beceri ve eğitimini sürekli geliştiren Niğde UMKE il içi ve il dışında meydana gelebilecek olağan veya olağan dışı durumlarda aktif olarak görev almaya devam edecektir.’’ diye konuştu.

 MİLLETVEKİLİ GÜRER “KENT KONSEYLERİ DESTEKLENMELİDİR.”

Cumhuriyet Halk Partisi Niğde Milletvekili ve KİT Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer   Kent Konseylerinin işlevinin artırılmasını istedi.

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer konuyu Meclise taşıdı ve  Meclis araştırması da istedi. Gürer şöyle dedi: “Türkiye’de sayısı net olarak bilinmemekle birlikte 200’ün üzerinde Kent Konseyi faaliyet göstermektedir. Ülkemizde 2950 belediye bulunmasına karşın kurulan kent konseyleri sayısı oldukça düşük kalmıştır. Belediyelerin belirleyici olması dolayısıyla, uygulamada konseylerin büyük bir çoğunluğu belediyelerin bir uzantısı olarak çalışmaktadır. Sivil toplum kuruluşlarının geliştirilmesi ve yerel yönetimlerde karar alma süreçlerine vatandaş katılımının sağlanması konusunda kent konseylerine büyük bir görev düşmektedir. Ancak ne yazık ki, yukarıda da belirtmiş olduğumuz üzere, ülkemizde azımsanmayacak sayıda il ve ilçe belediyesinin henüz bir kent konseyi bile yoktur.”

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer  Kent Konseylerinin önemine vurgu yaparak sözlerine şöyle devam etti: “1992 Rio Yeryüzü Zirvesi’nde 21. Yüzyılın Yerel Gündemine ilişkin olarak geliştirilen ‘Yerel Gündem 21’ programı kapsamında,  taraf ülkelerce, kentin sürdürülebilir geleceğine yönelik bir vizyon geliştirilmesi; mevcut sorunların, çözüm hedeflerinin, takviminin ve maliyetlerinin tespiti önemli noktalardan birkaçını oluşturmaktadır.

1992 yılında Rio de Janeiro'da gerçekleştirilen BM Dünya Çevre ve Kalkınma Konferansı sırasında, 21. yüzyılın asıl hedefi olarak belirlenen sürdürülebilir kalkınmaya nasıl ulaşılabileceği belgelendirilmiş ve Türkiye'nin de temsil edildiği konferansta, "Gündem 21" başlıklı somut bir küresel eylem planı benimsenmiştir. 1992 Rio Konferansı'ndan başlayarak 1996'da İstanbul'da gerçekleştirilen Habitat-II "Kent Zirvesi"ne kadar uzanan BM Konferansları, küresel ortaklık ilkesinin yerel izdüşümleri olan Yerel Gündem 21'lerin tüm dünyada kabul görmesini ve yaygınlaşmasını sağlamış ve anılan sürecin güçlü uluslararası dayanaklarını oluşturmuştur.

"Yerel Gündem 21" şeklinde anılan ve Avrupa'daki diğer örnekleriyle birlikte, ülkemizde BM Kalkınma Programı (BMKP) ile ortaklaşa uygulanmaya çalışılan bu programın özü, kentlerde yerleşik yerel yönetimlerle, sivil toplumu, kent gündemini belirlemek amacı etrafında birleştirerek, hem katılımcı demokrasiyi hem de, çevre ve yaşam kalitesini geliştirmektir. Yerel Gündem 21, bu kısa tariften de anlaşılabileceği gibi, başta "iyi yönetişim" olmak üzere, "bugünün gereksinimlerini, gelecek nesillerin gereksinimlerini karşılama yeteneğinden ödün vermeden karşılayan kalkınma" şeklinde yorumlanan "sürdürülebilir kalkınma" ile de, yakından ilintili bir programdır. Dolayısıyla, Yerel Gündem 21'in ortaya çıkışı, uygulama aşamaları ve günümüzde karşılaştığı sorunları tasvire çalışırken, sürdürülebilir kalkınmanın hayata geçiriliş safhalarından ve özellikle de, iyi yönetişim olgusundan söz etmek kaçınılmazdır.

 "İnsanlık tarihsel bir dönüm noktasındadır" tümcesiyle başlayan Gündem 21, amacın vazgeçilmez bir yöntemi olarak, "küresel ortaklık" kavramını gündeme getirmektedir. Bu kavramla birlikte, tüm dünyada geleneksel yönetim anlayışı, yerini, "yönetişim"  olarak ifade edilen, katılımcılığa ve ortaklıklara dayalı yeni bir yaklaşıma bırakmaya başlamıştır.  Yönetişim, "çok aktörlü yönetimi" çağrıştırmaktadır ki, bunu, yurttaş taleplerine duyarlı, dolayısıyla yurttaşları birer paydaş olarak karar verme sürecine katan; hesap vermeye hazır, dolayısıyla saydam ve demokratik denetime açık; tabana dayalı, dolayısıyla gücünü halktan alan yeni bir icraat şekli olarak da tanımlamak mümkündür. Ülkemizde kent konsey uygulamalarında genelde Belediyeler Kent Konseylerini kontrollerinde birer örgütlenme yapısı olarak görmektedir. Bütçesi olmayan Kent Konsey yapılanması da en azından bir kısmı doğal olarak belediyelerin kontrolünde olmayı kabullenmektedir. Gönüllü kişiler yerine belediyelerin işaret ettiği bir oluşum olarak kent konseyleri sürmekte kimi yerde ise kurulmamaktadır. Kent konseylerinin yalnızca tüzel kişilerden oluşmasının yarattığı dengesizliğin giderilebilmesi ve katılımcı demokrasinin hayata geçirebilmeleri için, sivil toplumu güçlendirecek ve vatandaş katılımının önünü açacak uygulamalar geliştirilmelidir.

 Bu anlamda yerel yönetimlerde katılımcılığı teşvik edecek bir ödül ve teşvik sisteminin, ulusal düzeyde kongrelerin veya yarışmaların organize edilmesi büyük bir ihtiyaçtır. Kent Konseylerinin genel durumu ve sorunları ve yasal düzenlemeler için meclis araştırması yapılarak yapının tümden ele alınıp geliştirilmesi önemli bir kent bilinci oluşum dokusunun doğmasına vesile olacaktır.”

Üniversite de Yeni Eğitim Öğretim Yılı 

“15 Temmuz Milli İradenin Yükselişi Sergisi” ile Başladı

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesin de 2016-2017 Eğitim-Öğretim yılına güçlü bir başlangıç yapan Üniversitesite öğrencilerini merkez yerleşke girişinde açtığı “15 Temmuz Milli İradenin Yükselişi Sergisi” ile karşıladı.

Eğitime güçlü bir başlangıcın, milli birlik ve beraberlik duyguları içerisinde mümkün olacağına dikkat çeken üniversitemiz, öğrencilerine vatanın sadece bir toprak parçası olmadığını, kültürel değerlerimiz ve ortak hedeflerimizle el ele vererek bu coğrafyada hep birlikte yükselebileceğimizin mesajını verdi.

Sergi ile ilgili açıklama yapan Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür; “Kendi milletinin, kendi polisinin canlarına kasteden, kendi devletinin kurumlarını bombalayan hainlerin insan olarak anılması mümkün değildir” dedi.

Milli İradeye ve demokrasimize karşı yapılan bu çirkin girişimin hatırlatılması ve unutturulmaması gerektiğini belirten Rektör Görür; “Üniversiteler özgürlüğün ve demokrasinin önemli kapılarından biridir, öğrencilerimizin bu kapıdan milli birlik ve beraberlik duygularıyla girmeleri, bilimin neferleri olarak bu bilinçle hareket etmeleri gerekir. Bu sorumluluğu hatırlatmak da bizim en büyük görevimizdir” diyerek konuşmasını sürdürdü.

Milli Birlik ve Beraberliğimizi bozmak isteyenlere fırsat verilmeyeceğinin de altını çizen Rektör Görür; “Yüce Milletimiz bu saldırıyı gerçekleştirenleri asla unutmayacaktır, unutmamalıdır” dedi

Sergide, Anadolu Ajansı tarafından 15 Temmuz darbe girişimi sırasında ve sonrasında çekilmiş bağımsızlık ve milli birlik temalı 80 fotoğraf yer aldı.

İlçelerde Bilgilendirme Toplantıları Sürüyor

Niğde Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü tarafından, Bor ve Ulukışla Kaymakamlığının işbirliğinde İlçede bulunan Ziraat Odası, Esnaf Odaları Birliği ile Köy ve Mahalle Muhtarlarına yönelik 6736 Sayılı Kanun hakkında bilgilendirme toplantıları düzenledi.

Toplantılarda konuşan Bor SGM Müdürü Reyhan ÇAVUŞ,  vatandaşlarımızı hak ve yükümlülükleri konusunda bilgilendirmeye devam edeceklerini belirterek; “Borcu olan vatandaşlarımızın 6736 sayılı kanunun başvuru tarihlerini kaçırmadan bu ödeme kolaylığından yararlanmaları avantajlarına olacaktır” dedi.

6736 Sayılı Kanun ve uygulamada getirdiği yenilikler hakkında sunum SGK Denetmen Yrd. Eray BUZ tarafından gerçekleştirildi.

SGK Denetmen Yrd. BUZ yaptığı konuşmada, "Toplantıları organize eden kaymakamlıklara ve katılımcılara teşekkür ediyorum. Bu tür toplantıların sürekli yapılması gerekli toplantıların devamını diliyorum" diyerek katılımcıların sorularını cevaplandırdı.

BAŞIMIZ SAĞ OLSUN

 10 ŞEHİDİMİZ VAR. ŞEHİTLERİMİZE ALLAHTAN RAHMET , YAKINLARINA SABIR VE BAŞSAĞLIĞI DİLİYORUZ..

3 Mahalleye 3 Kapalı Pazaryeri

Niğde Belediyesi’nin İlhanlı ve Selçuk mahallelerinde başlattığı kapalı Pazaryeri yapım çalışması yoğun bir tempoyla sürüyor. Özbelde Mevkiine yapılacak Niğde’nin en büyük kapalı Pazaryeri ise ihale aşamasında. Bu üç noktada yapılacak çalışmalar tamamlandığında, Niğde merkezdeki kapalı Pazar yeri sayısı 5’e çıkacak.

Niğde Belediyesi, vatandaşların yaşamını kolaylaştıran ve şehir estetiğine katkı sağlayan projeleri bir bir hayata geçiriyor. Birkaç yıl öncesine kadar tek bir kapalı Pazaryeri bile olmayan Niğde, bu yıl içinde beşinci kapalı Pazar yerine kavuşacak. Niğde Belediyesi, Dere Mahallesi ve Şahinali Mahallesi’nde yapılan 2 kapalı pazaryerinin ardından, Selçuk ve İlhanlı mahalleleri ile Özbelde Mevkii'ne de 3 ayrı kapalı Pazar yeri yapımı için kolları sıvadı. Niğde Belediye Başkanı Faruk Akdoğan’ın talimatıyla, İlhanlı Mahallesi'nde ve Selçuk Mahallesi'nde kapalı pazaryeri yapım çalışmalarına başlandı. Özbelde Mevkii'nde yapılması planlanan ve ihale aşamasında olan kapalı pazaryeri ise Niğde’nin en büyük kapalı pazaryeri olacak.

Bor Onur Ekemen İlk/Ortaokulunun açılış töreni düzenlendi

Bor ilçesinden hayırseverler Esin ve Atıl EKEMEN´in arsasını ve yapımında kullanılmak üzere 2 Milyon TL bağış yaptığı Onur Ekemen İlk ve Ortaokulu düzenlenen açılış töreniyle Eğitim-Öğretime açıldı. Açılış törenine Niğde Valisi Ertan PEYNİRCİOĞLU ve diğer protokol üyeleri, hayırseverler Esin ve Atıl EKEMEN ile çok sayıda veli katıldı.

Yapımına 16.03.2015 tarihinde başlanan ve toplam 3.666.000,00 TL maliyeti olan okul bünyesinde 24 derslik, 2 adet Fen Laboratuvarı, 2 adet Resim dersliği, 1 adet Müzik dersliği ,kütüphane ve Basketbol sahası bulunmakta olup Temmuz ayında Eğitim-Öğretime hazır hale gelmiştir.

Protokol mensupları ve hayırseverlerin yaptığı konuşmaların ardından Vali PEYNİRCİOĞLU hayırseverlere plaket takdim etti.

Kurdele kesimi ile okul açılışı gerçekleştirilerek protokol mensuplarınca okul gezildi

Dünya Doğum Kontrol Günü’nde Türkiye gerçekleri

Türkiye’de doğum kontrol hapı kullanım seviyesi ve bilinci
bir çok ülkeye kıyasla düşük seviyede seyrediyor.

Doğum kontrolüyle ilgili yapılan araştırmalar Türkiye'de doğum kontrolüne ilişkin bilincin halen pek çok ülkeye göre düşük olduğunu ve bugün Türkiye’de her 4 kadından 1’inin kendi isteği dışında gebe kaldığını gösteriyor. Halen Türkiye’de en sık kullanılan doğum kontrol yöntemi geri çekilme olarak belirtilirken, bu yöntemi benimseyen kadınların 4’te 1’i ilk yılda gebe kalıyor.

81 ilden 23 binden fazla kişiyle web sitesi üzerinden doğum kontrol yöntemlerine ilişkin yapılan bir anket sonuçlarına göre ise doğum kontrol haplarında Türkiye’nin yüzde 30’unun hala efsanelere inandığı görülüyor.5

26 Eylül Dünya Doğum Kontrol Günü dolayısıyla ülkemizdeki mevcut durumu ve dünyadaki trendleri değerlendiren Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Başkanı Prof. Dr. Cansun Demir: “Doğum kontrolü çocuk sahibi olmamak anlamına gelmez ve anne-bebek sağlığı açısından çok önemlidir. Plansız gerçekleşen gebeliklerdeki riskleri azaltır ve ailenin mutluluğu için kritiktir” diye konuşuyor. Yeni nesil doğum kontrol yöntemlerinin geliştirildiğinin altını çizenProf. Dr. Cansun Demir, devam ediyor: “Yeni nesil doğum kontrol yöntemlerinde östrojen dozları azaltıldı, sivilce ve tüylenmeyi azaltan, cildi güzelleştiren ürünler geliştirildi. Kilo aldırmayan, ödem azaltıcı ürünler piyasaya sunuldu, 28 gün sürekli kullanılan ürünler geliştirildi ve son olarak da doğala özdeş doğum kontrol hapı geliştirildi. Kadınların doğum kontrol hapları ile ilgili yanlış bildikleri gerçekler var, bu vesileyle bunları hatırlatmakta fayda var. Daha da önemlisi; doğum kontrol hapları doğru ve düzenli kullanıldığında yaşam kalitesini ve süresini uzatabiliyor. Yakın zamanda yapılan araştırmalar da ortaya koydu ki6 doğum kontrol hapları, toplam kanser riski ve tüm nedenlere bağlı ölümlerde %10 azalma sağlıyor.” 7

İngiltere’de Oxford Üniversitesi tarafından yürütülen ve The Lancet Oncology tarafından yayımlanan araştırma8 ise doğum kontrol haplarının kanıtlanmış faydalarını şu şekilde özetliyor:

• Yumurtalık ve rahim kanseri riskinde % 50 – 60 oranında azalma
• Adet dönemini düzenleme
• Adet kanaması miktarında azalma
• Adet öncesi gerginlik tedavisi
• Adet ağrılarında azalma
• Aknede iyileşme
• Tüylenmede azalma
• Cilt ve saç güzelliği
• Pelvik inflamatuar hastalığa karşı koruma
• Over kistleri ve miyomda azalma
• İyi huylu meme hastalığı riskinde azalma
• Dış gebeliği engelleme
• Ödem azaltıcı etki gösterme
• Kemik yoğunluğunu artırarak, kemik erimesini azaltma
• Yumurtalık kistleri ve memedeki fibrokistik hastalıkların
  engellenmesine fayda sağlama

Ufuk Projesi’nde İlk Kura Çekimi 4 Ekim’de Yapılacak

Niğde Belediyesi’nin Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı ile birlikte sürdürdüğü Efendibey Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında inşaat süreci tamamlanan konutların kura çekimi 4 Ekim 2016 Salı Günü 5 Şubat Spor Salonu’nda yapılacak. Saat 14.00’de başlayacak kura çekiminde 235 adet konutun kimlere verileceği hak sahipleri arasından belirlenecek.

Niğde Merkez Efendibey Mahallesi Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi’nde konutlar yükselmeye devam ediyor. 6. Alanda inşaat süreci tamamlanan konutların kura çekimi, 4 Ekim 2016 Salı Günü saat 14.00’de 5 Şubat Spor Salonu’nda gerçekleştirilecek. Kura çekimine, Niğde Belediyesi ve TOKİ ile anlaşma sağlayan vatandaşlar katılacak. Hak sahipleri, 75 metrekare, 90 metrekare ve 110 metrekarelik konut tipleri için kura çekecek. İnşaatı tamamlanan konutlarda, blok görevlilerine ayrılan,  ilk ve son katlarda bulunan dairel

er kura çekimine dahil edilmeyecek.