Dünya Ruh Sağlığı Günü “Psikolojik İlk Yardım”
NİĞDE HALK SAĞLIĞI MÜDÜR V. DR. ERTAN DEĞİRMENCİOĞLU “
Dünya Ruh Sağlığı Günü” ile ilgili bilgi verdi.

Dünya Sağlık Örgütü,
sağlığı bedensel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik hali olarak
tanımlamaktadır. Ruh sağlığı ise, kişinin kendisi ve diğer insanlarla uyum ve
denge içinde olmasıdır. Gelişmekte olan ülkeler bedensel sağlık üzerine
yoğunlaşırken gelişmişlik düzeyi arttıkça ruh sağlığına yönelik vurgu da
artmaktadır. Türkiye Ruh Sağlığı Profili Çalışmasına göre Türkiye’de nüfusun
%18’i yaşam boyu bir ruhsal hastalık yaşamaktadır.
Travmaya maruz
kalmayı içeren kriz olayları ve ani kayıplar her toplumda meydana gelmektedir.
Yerleşim yerlerinde motorlu araç kazaları, aile içi şiddet, tecavüz veya
şiddetli soygunlar dışında, çoğu bölgede doğal afet riski bulunmaktadır.
Travmalar ve geniş ölçekli kayıplar savaşların da özellikleridir. Çok sayıda
ülkedeki şiddetli çatışmalar günümüzde 60 milyon kişiyi yerinden etmekle beraber,
100 milyondan fazla kadın, erkek,
çocuğun hayatlarını kötü yönde etkilemektedir (bu sayılar 2.Dünya Savaşı’ndan
beri ulaşılan en yüksek sayılardır).
Kriz olaylarına
maruz kalanlar arasında duygulanım ve anksiyete bozuklukları, madde kullanımı, genel
psikososyal bunalım, sosyal ihtiyaçlar ve bozuklukların oranları arttığından,
koruyucu ruh sağlığı hizmetleri ve psikososyal desteğin önemi ortaya
çıkmaktadır.
Psikolojik ilk
yardım oryantasyonu; (belki de psikososyal ilk yardım veya hatta sosyal ilk
yardım olarak adlandırılması gereken bir yaklaşım) hizmet sunanlara konuşan
kişiye baskı yapmadan dinleme vurgusu yaparak, ihtiyaç ve endişeyi
değerlendirerek, temel fiziksel ihtiyaçların sağlanmasını güvence altına
alarak, sosyal destek sağlayarak ve harekete geçirerek, gerekli bilgiyi
sağlayarak doğal, destekleyici, işini bilir bir tutum içerisinde nasıl cevap
verileceğini gösteren bir çerçeve sunmaktadır.
Psikolojik ilk
yardımın geniş kitlelere yayılması gerekmesine rağmen, toplum ruh sağlığı desteği
için tek başına yeterli olmayan psikolojik ilk yardım, acil durumlar için bütün
desteğin bir parçası olmalıdır. Psikososyal destekler krize maruz kalan
insanlar için ulaşılabilir durumda olmalıdır. Bu hizmetlerin, toplum ve aile
desteklerini güçlendirme, ruhsal bozukluklara sahip insanların yönetimi ve
korunmaya muhtaç insanların korunmasını da (şiddetli psikososyal engelliliğe
sahip insanlar da dahil) içermesi önemlidir.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder