25 Mart 2017 Cumartesi

Dünya Tuza Dikkat Haftası

NİĞDE HALK SAĞLIĞI MÜDÜR V. DR. ERTAN DEĞİRMENCİOĞLU HAFTA İLE İLGİLİ AÇIKLAMADA  BULUNDU. “GİZLİ TUZA DİKKAT “ EDİLMESİ KONUSUNDA UYARDI
“Her yıl belirlenen farklı bir tarihte gerçekleştirilen “Dünya Tuza Dikkat Haftası” bu yıl 20-26 Mart 2017 tarihleri arasında belirlenmiştir.
Bu yıl tema olarak farkında olmadan gıdalarla aldığımız gizli tuza dikkat etmemiz gerektiği belirtilmekte ve daha az tuzlu olan gıdaları tercih etmemiz önerilmektedir.   Dünya Sağlık Örgütü; yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları başta olmak üzere şişmanlık, şeker hastalığı ve bazı kanser türlerinden korunmak ve kemik sağlığını korumak amacıyla tüketilmesi gereken tuz miktarını günde 5 gram(bir tepeleme çay kaşığı veya bir silme tatlı kaşığı) olarak önermektedir. Bu miktar ise yemeklere tuz eklenmeden doğal olarak günlük tüketilen yiyecek ve içeceklerle sağlanmaktadır. Ülkemizde Türkiye Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği ‘nin 2012 yılında yaptığı çalışmaya göre 15 gram tuz tüketildiği bulunmuştur.
     Tuz, besinlerin bileşiminde bulunduğu gibi, göllerden, denizlerden ve kayalardan saf olarak da elde edilir. Sofra tuzunun asıl adı “sodyum klorür”dür. Tuzun %60’ı klor, %40’ı ise sodyumdan oluşur. Sodyum, klor ve potasyum gibi diğer minerallerle birlikte elektrolit olarak adlandırılır. Bu ismi almalarının nedeni, vücutta elektrik akımını iletmeleridir.  Elektrolitler, hücre içinde ve dışında sıvıların dengesini kontrol ederler. Sodyum ve klor hücre dışında, potasyum ise hücre içinde çalışır.  Sıvı dengesinin sağlanmasında, asit -baz dengesinin sağlanmasında sodyum görev alır.  Sinir- kas çalışmasında; elektro-kimyasal uyarıları sinir hücresi boyunca taşıyarak uyarının kasa iletilmesini sağlar. Aşırı sodyum içeren gıdalar ve tuz tüketildiğinde, hipertansiyon, kalp rahatsızlıkları, felç, ödem, elektolit dengesinde bozukluklar, böbrek hastalıkları meydana gelebilmektedir. Aşırı tuz tüketimini önlemek için daima taze ve tuz eklenmemiş besinler tercih edilmelidir. Eğer hipertansiyon gibi sağlık probleminiz varsa, mutlaka satın aldığınız hazır ürünlerin etiketlerini okuyunuz. “Tuzsuz” ya da “tuzu azaltılmış” besinleri tercih ediniz. Sofrada tuzluk kullanmamakla tuz alımı % 15 azaltılabilir. Yemeklerin tadına bakmadan tuz kullanma alışkanlığından vazgeçiniz.  Baharat ve maydanoz, nane, kekik, dereotu, rezene, fesleğen gibi aroma sağlayıcılar tuz yerine tercih edilebilir.”


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder