24 Mart 2017 Cuma

Dünya Tüberküloz Günü



Robert Koch’un Tüberküloz’a (Verem) neden olan basili keşfini duyurduğu 24 Mart (1882) günü Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) desteğiyle “Dünya Tüberküloz Günü” kabul edilmiştir. 24 Mart Dünya Tüberküloz Günü, geçtiğimiz yıllara oranla görülme sıklığı azalıyor bile olsa, ülkemiz ve Dünya için önemli bir sağlık sorunu olmaya devam eden Tüberkülozu hatırlamak ve hatırlatmak için önemli bir araçtır.
  Tüberküloz hastalığının sebebi Mycobacterium Tuberculosis isimli bir basildir. Hemen hemen tüm organlarda hastalık yapabilse de en sık akciğer tüberkülozuna neden olması ve bu durumdaki bulaştırıcılığı sebebiyle, sadece hasta için değil tüm toplum için bir sağlık problemidir. Tüberküloz hastalarının yaklaşık %70’i Akciğer, geri kalanı ise diğer organ (Akciğer Zarı, Lenf Bezleri,Ke/hik ve diğerleri) tüberkülozu şeklinde görülmektedir.
   Tedavi olmayan bir Akciğer Tüberkülozu hastası her yıl yaklaşık olarak 10-15 kişiyi enfekte eder.5 Yaş altı çocuklar, yaşlılar, bağışıklığı baskılayıcı ilaç kullananlar, HIV Enfeksiyonu olanlar Diabetes Mellitus, Kronik Böbrek Yetmezliği, Lösemi, Lenfoma,Akciğer Kanseri olanlar, sigara içenler, madde ve alkol bağımlılığı olanlar, ideal vücut ağırlığının %90’ından daha az kiloda olanlar verem hastalığı yönünden riskli kişilerdir.
Belirtiler; 2-3 haftadan uzun süren öksürük, ateş, gece terlemesi, iştahsızlık, kilo kaybı, yorgunluk, halsizlik, balgam çıkarma, kanlı balgam, nefes darlığı, göğüs, sırt ağrısı ve tutulan organa özel belirtiler şeklinde olmaktadır. BCG (verem) aşısı özellikle çocukları verem hastalığından korur. Ülkemizde doğumdan sonra 2.ayını dolduran bebeklere yapılır.
Bu nedenledir ki tüberküloz ile mücadele öncelikle bir “toplum sağlığı sorunu” olarak algılanmalıdır. Son yıllarda maalesef artan sıklıkta gördüğümüz ilaca dirençli basillerin oluşturduğu Tüberküloz olguları, bu hastalıkta ek sorunlar, tedavi başarısızlıkları ve sonuçta ölümlerde artış ile birlikte anılmaktadır.
Ülkemizin Tüberküloz savaşında gösterdiği başarı dikkate değer niteliktedir. 1960’lı yıllarda kabaca yüzbinde 180 düzeyindeki tüberküloz insidansı şimdilerde yüzbinde 25’e yaklaşmıştır. Bu başarıda Göğüs Hastalıkları uzmanları, Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı  ve Verem Savaşı Dispanserleri direk pay sahibidirler.Bu çalışmaların desteklenmesi ve daha ileriye taşınması ancak ulusal politikaların aynı yönde oluşturulması ve toplumsal bilinçlenmenin sağlanması ile mümkün olacaktır. İşte “Dünya Tüberküloz Günü” de hastalığın ulusal ve küresel yükünün büyüklüğünün anlaşılabilmesi ve toplumsal bilinçlenme amacına yönelik bir fırsattır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder