16 Ekim 2018 Salı

Romatizmal Hastalıklarda Erken Teşhis 
ve tedavi için, hastaların farkındalığının artması gerekiyor
 
 
Romatizmal hastalıklar, eklem dışında böbrek, akciğer ve beyin gibi organlarda hasar yaratarak hastaların hayatını tehdit edebiliyor. Erken teşhis ve tedaviyle kontrol altına alınabilse de hastaların çoğu doğru hekime ulaşamıyor veya hiçbir hekime başvurmuyor. Romatizmal hastalıklar konusundaki farkındalığı artırarak erken tanı ve tedavinin önünü açmak amacıyla harekete geçen Türkiye Romatoloji Derneği ve Pamukkale Üniversitesi; 12 Ekim Dünya Artrit Günü vesilesiyle 15 Ekim Pazartesi Forum Çamlık'ın ev sahipliğinde romatizmal hastalıklarla ilgili tüm merak edilenlerin konuşulacağı bir etkinlik düzenledi. Etkinlikte, Pamukkale Üniversitesi Romatoloji Bilim Dalı Üyesi Prof. Dr. Veli Çobankara önemli bilgiler verirken, katılımcılar da özel eldiven ve yeleklerle romatizmal hastalıkların nasıl hissettirdiğini deneyimleyerek bu hastalıkları daha iyi anlamaya çalıştı.
Türkiye Romatoloji Derneği, 12 Ekim Dünya Artrit Günü nedeniyle, Denizlililerin romatizmal hastalıklar hakkında tüm merak ettiklerini uzmanından öğrenmelerini sağlayacak bir etkinlik düzenledi. 

Soru-yanıt konseptinde ilerleyen etkinlikte, Pamukkale Üniversitesi Romatoloji Bilim Dalı Üyesi Prof. Dr. Veli Çobankara romatizmal hastalıklarla ilgili farkındalığı artıracak önemli bilgiler vererek katılımcılardan gelen soruları cevapladı. Prof. Dr. Veli Çobankaraerken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Eklem hastalıkları hekime başvuru sebeplerinden en önemlilerinden olup oldukça sık görülmektedir. Buna rağmen hastaların çoğu doğru hekime veya hiçbir hekime başvurmamaktadır. Eklem hastalıkları zamanında müdahale edilmedikleri zaman hastalarda eklem hareket açıklığının kısıtlanmasına neden olarak hastalarda engelliliğe neden olmaktadır. Eklem hastalıklarının en önemlisi olan romatizmal hastalıklar sistemik hastalıklar olup eklem dışında hayati önemi olan böbrek, akciğer ve beyin gibi organlarda hasar yaparak hastaların hayatını tehdit edecek durumlar yaşatabilir. Erken tedavi ile hastaların eklem ve eklem dışı bulguları kontrol altına alınabilir. Erken tedavinin başlanabilmesi ancak hastaların erken tanı alması ile mümkündür. Bu bağlamda hastaların bilgilendirilmesi erken tanı ve tedavinin önünü açacaktır.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder