İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ ÖĞRENCİLERLE KARNE SEVİNCİNİ PAYLAŞTI
2015-2016 Eğitim-Öğretim Yılı 1.
Dönem karne töreni 22 Ocak 2016 Cuma günü Merkez Selçuk İlkokulunda yapıldı.
Öğrencilerimiz 4 aylık
çalışmalarının karşılığı olan karne tatilini kendi kabiliyetleri doğrultusunda
ya da kendi istekleri doğrultusunda, ne yapmaları gerekiyorsa bu yıl onu
yapacaklar. Özellikle Milli Eğitim Bakanımızın emirleri doğrultusunda
öğrencilerimize yarıyıl tatili için ödev verilmeyecek. Ben bu vesileyle bunu
bütün öğretmenlerimize ve velilerimize duyurmak istiyorum.” dedi.
Sekiz 1. Sınıf ve bir özel alt sınıfta öğrencilere karne dağıtılmasının
ardından Halil İbrahim YAŞAR öğrencilere ve velilere şu tavsiyelerde bulundu:
“Çocuklarımız, karnelerini aldıkları zaman başarılı ya da başarısız olsun bir değerlendirme ve sonuçla karşı karşıya olduğunun bilincindedirler.
“Çocuklarımız, karnelerini aldıkları zaman başarılı ya da başarısız olsun bir değerlendirme ve sonuçla karşı karşıya olduğunun bilincindedirler.
Öğrencinin karneyi aldıktan sonra ebeveynlerin olumsuz
tepkilerinin neler olacağı konusunda zihinsel tasarımlarda bulunmasına; anne-baba
ve yakın çevresinden gelen ‘tembel
öğrenci’, ´kötü evlat´, ´beceriksiz çocuk´ gibi birtakım değerlendirmelerin
sonucunda yoğun duygusal baskı öğrencinin hayatında problemlerin oluşmasına
neden olabilir.
Baskıcı tutumların olduğu ailelerde; karne üzerinde
oynamalar ya da not değiştirme, evden kaçma, eve gelmeme gibi davranışlar bu
ailelerin çocuklarında daha fazla görülmekte hatta bu ailelerin çocukları zayıf
karne ile eve gittiklerinde kendilerinin fiziksel bir cezaya maruz
kalabileceğini düşünmektedir.
Yüksek düzeyde
başarısızlık kaygısı yaşayan çocuk, baskıcı bir aile ortamında yaşama sevincini
yitirme noktasına gelir ve bu durum intihar gibi davranışların ortaya çıkmasına
neden olur.
Anne-babalar; çocuklarının karne korkularını yenmelerini
sağlamak, istenmeyen olumsuz davranışların oluşmasını önlemek ve şimdiki
başarısızlığı gelecek yıllarda başarıya dönüştürmek için çocuklarına karne
zamanı olumlu tutum ve davranışlar sergilemelidirler.
Anne-babalar, çocukların karnesiyle ilgili duygularını,
çocuğun kişiliğini incitmeden net bir şekilde ifade etmeleri gerekir.
"Başarılı olabilmesi için, onun yanında olduğumuzu kendisine
hissettirmeliyiz.
Çocukları kesinlikle suçlamamak ve yargılamamak gerekir.
Onları incitecek etiketleme davranışlarından uzak durmalıyız “tembel çocuk, başarısız evlat” gibi isim ve yakıştırmalar yapmamalıyız.
´Seni sanayiye çırak olarak göndereceğim, okuldan alacağım´ gibi tehditler savurmamalı´.
Onları eleştirip, emirler yağdırmamalıyız.
Çocukları arkadaşlarıyla, kardeşleriyle ve çevredeki diğer öğrencilerle kıyaslamamak gerekir.
Unutmayın, o herkesten farklı olan ve sadece kendine benzeyen bir bireydir.
Çocukları kesinlikle aşağılamamak gerekir.
Çocukları kesinlikle suçlamamak ve yargılamamak gerekir.
Onları incitecek etiketleme davranışlarından uzak durmalıyız “tembel çocuk, başarısız evlat” gibi isim ve yakıştırmalar yapmamalıyız.
´Seni sanayiye çırak olarak göndereceğim, okuldan alacağım´ gibi tehditler savurmamalı´.
Onları eleştirip, emirler yağdırmamalıyız.
Çocukları arkadaşlarıyla, kardeşleriyle ve çevredeki diğer öğrencilerle kıyaslamamak gerekir.
Unutmayın, o herkesten farklı olan ve sadece kendine benzeyen bir bireydir.
Çocukları kesinlikle aşağılamamak gerekir.
Öğrencilerimizin sonuna kadar hak ettikleri 15 tatili
dinlenerek geçirmelerini ve ikinci döneme hep beraber başlamak üzere diyor
saygılar sunuyorum.” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder